Kızsanız da bağırsanız da İnegöl sahipsiz beyler, sahipsiz.
İnegöl ün sahibi olsaydı eğer, bacasız sanayi dediğimiz ve İnegöl için büyük avantaj sağlayacak olan bir üniversitemiz olurdu.
İnegöl ün sahibi olsaydı eğer, Gebze Üniversitesinin bünyesinde kurulan Ahşap İşleri Uygulama ve Araştırma Merkezi, mobilyanın başkenti dediğimiz İnegöl de kurulurdu.
Ey İnegöl sevdalıları ve İnegöl ü sevdiğini söyleyenler,
Alanya, Bandırma, İskenderun, Gebze ve daha birçok yerde Üniversite binaları yükseliyor, binlerce öğrenci buralarda eğitim görüyor.
İnegöl de bir üniversitenin olmaması sizin içinizi sızlatmıyor mu, hiç mi bir şey hissetmiyorsunuz?
Geçelim..
İnegöl ün sahibi olsaydı eğer,
Cerrah gibi her yönü ile muhteşem olan bir bölgemiz kaderine terkedilmez, yapılacak küçük çalışmalar ve küçük rötuşlar ile Bursa da ve ve çevre illerde yaşayan insanların tatil yapabileceği cazibe merkezi haline getirilirdi.
İnegöl halkı eski Cerrahı arar oldu.
Geçelim…
Nüfusu 400 binlere varan bir İnegöl ün mastır planı yoktur.
Mastır planı olmayan bir yerleşim yeri hiçbir zaman gelişemez, modern bir kent olamaz.
Adeta bir anafor oluşturacak şekilde merkezden başlayan kenar mahalleleri içine alan bir mastır planının olması şarttır.
Bursa nın merkez ilçeleri, Büyükşehir Belediyesinin mevcut imar planlarına göre uygulama yaparken, ne hikmetse İnegöl belediyesi, Büyükşehir Belediyesinin imar planının bazı maddelerini yok sayıyor.
Vatandaş Büyükşehir Belediyesinin hazırlamış olduğu imar mevzuatına uygun bir şekilde çizdirdiği projeyi, İnegöl belediyesine sunduğunda kabul görmemektedir.
İnegöl ün sahibi olsaydı eğer,
İnegöl belediyesinin imar planları bir an önce Büyükşehir Belediyesinin imar planları ile entegre edilir, vatandaş çifte uygulama ile karşı karşıya kalmazdı.
Entegre olmak için acaba ne bekleniyor?
Bu çifte standardı izah edecek bir Müslüman var mı?
İnegöl ün mastır planının olmaması İnegöl ü sevenlerin içini sızlatmıyor mu?
Geçelim…
Lütfen yeni yapılan binalara bakın, hiçbir binanın çatısında standart yok.
Herkes kendi kafasına göre çatıyı oturtuyor, imara aykırı ise bir müddet bekliyor ve daha sonra da ne hikmetse, nasıl oluyorsa ruhsat veriliyor.
Sadece çatılardaki uyumsuzluğu görmek bile,
İnegöl ün sahibi yok mu sorusunu sormaya yeter.
Geçelim..
Konuşmalarında her zaman İnegöl sevgisinden bahseden hatırı sayılır birileri,
İnegöl ün bazı bölgelerinin imara açılması için gayret göstermekte.
Doğrusu bu gayreti çok da iyi niyetli bulmuyorum.
Akhisar da yeni İnegöl diye adlandırdığımız bölge, bakir bir şekilde dururken, İnegöl de yeni yerlerin imara açılmasını önermek, akıl dışı olduğu gibi İnegöl e yapılabilecek en büyük ihanettir.
İnegöl de hiçbir yer, en az 10 yıl imara açılmamalı yeni İnegöl e ağırlık verilmelidir.
İmara açılması istenen yere bakar mısınız, İnegöl organize sanayinin bitimindeki arıtma tesisinin sağ tarafı konut yapılmak, sol tarafı da OSB ye ilave edilmek isteniyor.
Biryandan OSB nin bu bölgede açılmasından dolayı yaşanan sıkıntılardan söz ediyor,
hava kirliliğine ve derelerimiz in kirlenmesine sebep olarak OSB yi gösteriyoruz, öte yandan birileri OSB yi büyütme gayretinde.
Akıl alacak gibi değil.
Tekrar söylüyorum yeni İnegöl gibi bir yer ve proje varken İnegöl de yeni yerler imara açma hesapları samimi değildir, akıllara her şeyi getirir.
Bu teklif kesinlikle reddedilmeli.
İnegöl ün her yönü ile rahata kavuşması için Akhisar bölgesindeki yeni İnegöl projesinin bir an önce hayata geçirilmesi şarttır.
Ve bunun adı da İnegöl sevgisidir.
Devamı yarın.