Bir ülkede basın birilerinin beslemesi olmuşsa, o ülkede dürüstlük ve şeffaflık olmaz.
Geçtiğimiz günler İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı İmamoğlu, AK parti döneminde İstanbul Belediyesinden nemalanan gazete, haber ajansları ve internet sitelerinin kaç lira aldıklarını isim isim açıkladı.
Bu haberi okuyunca ülkenin iyileşmesi adına son derece sevinmiş ve ümitlenmiştim.
Hoş bu durum sadece AK partili belediyelerle ilgili değildi.
CHP li, MHP li diğer partili belediyeler için de yandaşlarını besleme adına birbirleri ile yarış içinde oldukları bir gerçek.
Yani her belediye Başkanı, kendi yandaşına para aktarıyor, şaklabanlarını, şarlatanlarını belirliyor.
Bu dağıtılan paralar öyle azımsanacak gibi de değil.
Binler, yüzbinler, milyonlar dağıtılmış ve hala da dağıtılıyor.
Bu edepsizler aldıkları paraya da reklamını yapıyoruz emek harcıyoruz diye de kılıf hazırlıyorlar.
Haram zıkkım olsun.
Çok bekledim, içlerinden bir babayiğit çıkar da bu konuyu tartışmaya açar, halkı bilgilendirir.
Ama neredeee
Hepsinin giydiği gömlek kirli, hepsi pislik içinde.
Ve herkes bir yerlerden nemalanınca birbirinin kuyruğuna basmıyor, basamıyor.
Ne acı ve ne gariptir ki, biz bu haksız kazanç elde eden, daha açık bir ifade ile kalemini satan yazarları tv ekranlarında bir bilen olarak izliyor ve takdir ediyoruz.
Satılık adamdan.
Onursuz kişiden
Kalemini her devirde birilerine kiralayan insandan hayır gelir mi?
Bu ülkenin düzelmesini istiyorsak,
Buyurun size reçete
Basın sırtını siyasilere dayadığı, siyasiler de beslediği basından güç aldığı sürece,
Balığın başı da, kuyruğu da kokar.
Zehir zıkkım olsun.Allah sorsun inşallah.